Mi̇de Fıtığı Ameli̇yatı ( Cerrahi̇si̇)
Midenin üst bölümünün yemek borusu kenarından göğüs kafesi boşluğuna doğru sarkması Mide Fıtığı yani Hiatal Herni olarak adlandırılır. Diyafram adı verilen ve karın boşluğu ile göğüs boşluğunu ayıran kasların çeşitli sebeplerden dolayı gevşemesi mide fıtığına yol açar. İleri yaştaki bireylerde daha çok gelişen mide fıtığının görülme sıklığı 50 yaş üzeri bireylerde yüzde 65 seviyelerinde seyretmektedir. Vücutta çoğu zaman herhangi bir semptom yaratmayan mide fıtığı bazı durumlarda reflü hastalığının gelişmesine neden olabilir. Adana’da hastalarına hizmet veren Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Nurkan Törer mide fıtığı ve mide fıtığının cerrahi tedavisi hakkında bilgi verdi.
Mide Fıtığı Tanısı
Başlangıç aşamasında herhangi bir şikayet veya belirti göstermeyen mide fıtığı olguları ilerleyen evrelerde bazı semptomların meydana gelmesine yol açabilir. Mide fıtığı tanısı endoskopi tetkiki ile konulabilmektedir. Doktorun en doğru tedavi planlamasını hayata geçirebilmesi için mide fıtığının detaylı şekilde değerlendirilmesi gerekir. Bazı hastaların tanısı için Bilgisayarlı Tomografi veya Baryumlu Mide filmi de gerekebilir.
Endoskopi tetkiki sırasında; özel tasarım ışıklı bir cihaz, hastanın midesine ağız yolundan iletilir. Hastanın bağırsaklarından, midesinden ve yemek borusundan görüntüler elde edilir. Mide fıtığı belirtileri ile hastaneye başvuran hastalar endoskopik incelemeye tabi tutulur. Değerlendirmeler yeterince titizlikle yapılmazsa, yanlış tedavi uygulamalarına karar verilebilir ve bu da başka ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilir.
Mide Fıtığı Belirtileri Nelerdir?
Mide fıtığının yol açtığı belirtiler hastanın yaşam kalitesini olumsuz yönde etkiler. Mide fıtığının neden olduğu semptomlar şu şekilde sıralanabilir:
- Yoğun seyreden öksürük
- Gaz
- Göğüs bölgesinde yanma
- Mide asidinin ağıza gelmesi
- Mide içeriğinin ve gıda parçalarının ağza gelmesi
- Mideden boğaza kadar ilerleyen yoğun ağrı
- Nefes darlığı
- Çarpıntı hissi
- Sırt ağrısı
Mide Fıtığının Zararları Nelerdir?
Mide fıtığı sorunu yaşayan kişilerin önemli bir bölümünde reflü hastalığı da mide fıtığına eşlik etmektedir. Hem mide fıtığı, hem de reflü hastalığının yol açtığı şikayetler, kişinin yaşam kalitesine ciddi zarar verir. Uyku ve beslenme düzeni bozulmaya başlar. Bu da başka sağlık sorunlarını beraberinde getirir.
Mide Fıtığı Tedavisi
Mide fıtığı olgularının tedavisinde en önemli unsurlar fıtığın büyüklüğünün ve konumunun tespit edilmesidir. Bu amaçla endoskopik muayene ve bilgisayarlı tomografi uygulanır. Bunun yanı sıra fıtığın oluşmasında etkili olan sebebin de tespit edilmesi gerekir. Mide fıtığı olgularında sindirim sisteminde anatomik yapı bozulduğu için yalnızca ilaç uygulamaları ile iyileşme sağlanamaz. Bu yüzden hastanın tedavi sürecinde bazı yaşam tarzı değişiklikleri de yapması gerekir.
Örneğin yemek yedikten sonra hemen uzanmamak ve olabildiğince dik bir konumda kalmak
- Sıkı kemerler, dar kıyafetler ve korse kullanmamak
- Alkollü içeceklerden ve sigaradan uzak durmak
- Yağlı, tuzlu ve baharatlı gıdalardan sakınmak mide fıtığı hastalarının tedavi sürecinde uygulaması gereken önlemler arasında yer alır.
Bunların yanı sıra mide asidini kontrol altına almak için doktorunuzun reçete ettiği ilaçları da aksatmadan kullanmanız gerekir. Fakat ilaç uygulamaları ve yaşam tarzı değişiklikleri sadece şikayetleri hafifletir. Fıtık, yani anatomik hasar ilaçla düzelmez. Tek ve kesin tedavi yöntemi cerrahidir..
Mide Fıtığı Tedavi Edilmediği Taktirde Ne Olur?
Mide fıtığı hastalığı kesinlikle tedavi edilmesi gereken bir sağlık sorunudur. Zira zamanla büyüyen fıtık, şikayetlerin artmasına ve tedavinin daha uzun ve zorlu hale gelmesine yol açar. Mide fıtığının ilerlediği hallerde midenin büyük bir kısmı göğüs kafesine doğru kayar ve akciğere ve kalbe baskı yapmaya başlar. Mide asidi yemek borusu ile sürekli temas edeceği için yemek borusu kanseri de dahil ciddi tablolar doğurabilir. Hastada yoğun öksürük şikayetleri ve ses kısıklığı gibi durumlar meydana gelir. Bu yüzden mide fıtığı tespit edildiği taktirde mutlaka ihmal edilmemeli ve derhal tedavi altına alınmalıdır.
Mide Fıtığı Ameliyatı (Cerrahisi)
Günümüzde kapalı yöntemle gerçekleştirilebilen mide fıtığı ameliyatının öncesinde endoskopi tetkiki ile fıtığın büyüklüğü ve konumu tespit edilir. Ardından cerrahi operasyonun türüne karar verilir. Komplikasyon ve enfeksiyon riski düşük olduğu için ve hastaya konforlu bir iyileşme süreci sağladığı için laparoskopik yöntem öncelikli olarak tercih edilir. Hastanın vücudunda büyük kesiler açılmadığı için iyileşme daha çabuk sağlanır. Bunun yanı sıra laparoskopik mide fıtığı ameliyatlarında enfeksiyon, ağrı ve kanama riski de minimuma indirilir. Ameliyatta göğüs kafesine kaçan mide karın içine geri getirilir. Diyafram kasındaki açıklık dikişlerle onarılıp açıklığa uygun boyutta yama ile diyafram kası güçlendirilir. Son olarak reflü ameliyatı da eklenerek Mide Fundoplikasyonu yapılır.
Mide Fıtığı Ameliyatı Riskleri Nelerdir?
Günümüzde birçok hastalığın cerrahi tedavisinde birinci tercih olarak tercih edilen laparoskopik ameliyatlar mide fıtığı tedavisinde de başarılı şekilde uygulanmaktadır. Fakat bazı hastalarda mide ameliyatının ardından yutma güçlüğü, mide krampı, kusma güçlüğü veya geğirme gibi sorunlar yaşanabilmektedir. Fakat nadir görülen bu etkiler normal kabul edilir ve kısa bir süre sonra iyileşme gösterir.
Bunların haricinde anesteziden kaynaklı problemler, kanama veya bağırsak yaralanması gibi durumlar da nadiren meydana gelebilir. Uzman ve deneyimli bir cerrah tarafından gerçekleştirilen mide fıtığı ameliyatında bu gibi komplikasyonların görülme riski oldukça düşüktür. Operasyonun ardından sağlıklı beslenerek ve doktorun talimatlarına uyarak iyileşme sürecini hızlandırabilirsiniz.
Mide Fıtığı Ameliyatı Sonrası Beslenme
Mide fıtığı ameliyatının ardından hastanede gözetim altında tutulduğu sürece ve taburcu olup evde istirahat ettiği dönemde sağlıklı beslenmeye özen gösterilmelidir. Özellikle ilk üç, dört gün bol miktarda su tüketilmeli, sıcak veya soğuk içeceklerden sakınılmalıdır. Gazlı içecekler kesinlikle tüketilmemelidir. Sonrasında aşamalı olarak yumuşak ve püre kıvamında gıdalara geçilmelidir. Gaz yapacak besinler tüketilmemeli ve operasyondan sonra yeniden katı gıdaya geçmek için doktorunuzun önerdiği takvime göre hareket edilmelidir. Reflü semptomlarını tetikleyecek yiyecek ve içecekler de beslenme rutininden çıkartılmalıdır.
Mide Fıtığı ve Reflü İlişkisi
Mide fıtığı olguları ile reflü hastalığı arasında bir neden sonuç ilişkisi bulunmaktadır. Örneğin mide fıtığı hastalarının büyük bir bölümünde reflü hastalığına da rastlanır. Midenin yemek borusu ile birleştiği bölgedeki kaslar her iki hastalığın da gelişmesinde önemli rol oynar. Bu yüzden reflü ve mide fıtığı olgularının birlikte değerlendirilmesi ve tedavi altına alınması gerekir.
Mide Fıtığı Ameliyatı (Cerrahisi) Hizmeti Sunulan Şehirler
Adana’da Prof. Dr. Nurkan Törer ve ekibi, robotik veya laparoskopik cerrahi teknolojisiyle mide fıtığı tedavilerinde öncü konumda... Hatay, Gaziantep, Mersin, Kayseri, Diyarbakır, Osmaniye, Şanlıurfa, Malatya, Konya, Nevşehir, Kilis, Aksaray, Adıyaman, Elazığ, Batman, Siirt, Şırnak, Muş, Karaman, Yozgat, Hakkari, Kahramanmaraş, Erzincan ve Niğde gibi farklı illerden gelen hastalar, minimal invaziv ameliyatlarla güvenli tedavi olanağı buluyor.
Mide Fıtığı (Cerrahisi) Fiyatları
Ameliyat fiyatları, hastanın sağlık durumu, kullanılan robotik cerrahi sistemler, cerrahın deneyimi ve hastanenin teknik donanımına göre değişir. Ayrıca hizmet verilen bölge ve ameliyat öncesi-sonrası süreçler fiyatı etkiler. Güncel fiyat bilgisi için bizimle iletişime geçerek tedavi sürecinize güvenle yön verebilirsiniz.